Medicana Bursa Hastanesinde, "Rahim Ağzı Kanseri (Serviks) Farkındalık Ayı" standı

Medicana Bursa Hastanesinde, "Rahim Ağzı Kanseri (Serviks) Farkındalık Ayı" kapsamında stant kuruldu. Stantta rahim ağzı kanserinin dünya genelinde 45 yaş altı kadınlarda en sık görülen 2. kanser türü olduğu belirtilerek, erken evrede tespit edilebilmesi ve tespit edilebildiği zaman da tedavi edilebilir bir sağlık sorunu olduğu vurgulandı.

Medicana Bursa  Hastanesinde, "Rahim Ağzı Kanseri (Serviks) Farkındalık Ayı" kapsamında stant kuruldu. Stantta rahim ağzı kanserinin dünya genelinde 45 yaş altı kadınlarda en sık görülen 2. kanser türü olduğu belirtilerek, erken evrede tespit edilebilmesi ve tespit edilebildiği zaman da tedavi edilebilir bir sağlık sorunu olduğu vurgulandı. HPV virüsü hakkında bilgi veren Medicana Bursa Hastanesi Check Up Bölümü'nden Sorumlu Dr. Ebru Onuker, "Enfeksiyonun ilk belirtisi 20'li yaşlarda, ikinci belirtisi 40 ile 55 yaş aralığında görülmektedir. Bulaşma cinsel yolla olmaktadır. Çok nadir horizantal veya vertikal bulaşma bildirilmiştir. Dünya genelinde 200'ün üzerinde HPV tipi mevcuttur. HPV 16/18 en yüksek riskli onkojenik tipler olup, Yüksek riskli olanların diğerleri 45/31/33/52/58 olarak sıralanabilir. HPV 6/11 ise siğillerden en yüksek sorumluluğu olan serotipleridir. Özellikle HPV virüsü varlığı rahim ağzı kanseri riskini 500 misli arttırmaktadır. Tüm servikal kanserlerin Dünya Sağlık Örgütü nün açıkladığı rapora göre yüzde 100 ünden HPV nin sorumlu olduğu düşünülmektedir.
HPV virüsü sebebi ile tedavi alan hastaların uzun yıllar diğer organlarında gelişebilecek lezyonlar açısından takip edilmeleri gerektiğini ifade eden Dr. Onuker, "Servikal smear ile yakalanan kanserler HPV pozitifliği tayini sayesinde oluşmadan önlenmeye başlanmıştır. Çünkü tedavi ve aşı ile virüs etkisi azaltılır. HPV virüsünün sebep olduğu en önemli enfekte lezyonlar anogenital kondülomlar yani siğillerdir. Klinik olarak görülebilen boyutta olup, tedavi edilseler bile subklinik dönemde bile bulaştırıcılıkları devam etmektedir. Anogenital siğillerin yüzde 90'ından belirttiğimiz HPV’nin 6/11 tipleri sorumludur. Kadınlarda ve erkeklerde meydana gelebilen HPV virüsü kansere karşı büyük bir risk oluşturmaktadır" dedi.
Türkiye'de 30 ile 65 yaş arası kadınlarda genital siğiller ile ilgili yapılan çalışmada artış olduğuna işaret eden Onuker, "Aşı ile bir enfeksiyon, üstelik de kansere gidiş durdurulabiliniyorsa çok önem arz eder. HPV aşısını ulusal aşılama programına alan ülkelerin sayısı 2022 itibariyle 141 ülkeye yükselmiştir. HPV aşıları 15 yıldır 390 milyondan fazla dağıtılmıştır. Bizim ülkemizde halen özel aşı olarak uygulanmaktadır. Ulusal aşılama programına aşıyı alan ülkelerin 10 yıllık gerçek yaşam verilerine dayanarak yapılan çalışmalar sonucunda HPV6/11/16/18 enfeksiyonlarında yüzde 90 azalma, kadın, erkek genital siğillerde yüzde 90 azalma, yüksek dereceli servical sitolojik gradeli anomalilerde yüzde 85 azalma göstermiştir" şeklinde konuştu.
Şu anda Türkiye'de kuadrivalan HPV aşısı bulunduğunu belirten Onuker, "Tercihen cinsel ilişki başlamadan 9-14 yaş aralığındaki kız ve erkek çocuklarına en az 2, 14 yaş üstüne ise 3 doz uygulanmaktadır. Aşıda yaş kısıtlaması yoktur. Telâfi aşılamasında 13-26 yaş kız ve kadınlar ile erkekler hedef alınır. Ve daha üst yaşlarda da güvenle herkese uygulanabilir. Uygulama yeri kas içidir. Emzirme döneminde güvenle aşılama yapılabilir. Rapel yani tekrar dozuna gerek duyulmaz" dedi. Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü 90-70-90 stratejisi ile ilk kez Rahim Ağzı Kanseri ni eliminasyon strateji ile ortadan kaldıracağını açıklamıştır. Bu stratejinin aşamalarında 15 yaşına kadar kız çocuklarının %90 ının aşılanması, %70 oranında ki kadınların 35-45 yaş arasında en az 2 kere HPV DNA taramasına katılması ve son olarak tespit edilen olguların %90 ının tedavi edilmesi yer almaktadır.